27 Haz 2015

HAYAL İLE METAFOR ARASINDAKİ FARK

Bergson’da metaforlar aşırıya varacak kadar bol olsa da, hayallere çok ender rastlarız. Bergson için hayalgücü sadece metafor üretir gibi görünür. Metafor ifade edilemsi zor bir izlenime somut bir beden kazandırır. Metafor kendinden farklı psişik bir varlıkla ilgilidir.Mutlak hayalgücü’nün yapıtı olan hayal ise tersine, varlığını tümüyle hayalgücünden alır….Bu yanı ile metafor fenomenolojik incelemeye pek de uygun değildir. Metaforun fenomenolojik değeri yoktur. Metafor hakiki gerçek köklerden yoksun, imal edilmiş bir hayaldir.
Metaforun tersine, hayale kendi okur varlığımızı verebiliriz. Hayal varlık bağışlar. Mutlak hayalgücünün saf yapıtı olan hayal bir varlık fenomenidir, konuşan varlığa özgü fenomenlerden biridir. Mekanın Poetikası s: 106 dile gelen
Çağdaş bilimlerdeki kavramlaştırma konusuna çekmece metaforu ile karşılık veren Bergson’un metaforu kullanışını ilkel bir polemik olarak buluyor.
Çekmece metaforunu hayallere özgü o kendiliğindenliği bile yitiren, katılaştıran bir metafor örneği olarak tanımlıyor.
hayallere özgü kendiliğindenlik
Bir metafor önceden hissedilebiliyorsa, hayalgücü işin içinde değil demektir.
Metafor ifadenin yanlızca bir aracı olması gerekir, bunun bir düşünce olarak kabul edilmesinin tehlikeli olacaktır. Metafor sahte bir hayaldir, çünkü sözlü düşlemede oluşan bir hayalin, yani ifade üreten bir hayalin doğrudan erdemine sahip değildir. (ifadeyi kaba sokar)
Bazı nesneler olmasaydı içsel yaşamımız içsellik modelinden yoksun kalırdı. Bunlar karma nesnelerdir, nesne-öznelerdir. Bizim gibi, bizimle, bizim için bir içselliğe sahiptirler.
Armoire (dolap) sözcüğünü duyduğunda içinde tınlamalar uyanmayacak tek bir sözcük düşçüsü olabilir mi? 
Mekanın Poetikası s: 106 dile gelen

Hiç yorum yok: